İLK YERLİ ÜRETİM ARABALARIMIZ


BU TOPRAKLARDA DOĞAN EFSANELER

Tabiki ilk göz ağrımız DEVRİM arabasıdır. Yıl 1961 bu arabanın yapımı için mühendislerin ve işçilerin otomobilleri yetiştirmek için 129 günleri vardır. Uykusuz, aç, zorlu bir üretim sürecinin ardından otomobiller Ankara’ya götürülmek üzere trene yüklenir ve Devrim otomobilinin tarih sahnesinden kalkmasına yol açacak serüven burada başlar.
Siyah renkteki Devrim’in pasta ve cilası, ancak 28 Ekim akşamı vurulabilir. Buharlı lokomotif ile çekilen trende bacadan sıçraması muhtemel kıvılcımlardan ötürü güvenlik önlemi olarak benzin depoları boşaltılır.


Devrim’in tarihini değiştirecek olay bundan sonra gerçekleşir. Dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel, beyaz değil, benzin konma fırsatı bulunmayan siyah renkli ikinci Devrim otomobiline biner ve araba çalıştırılır. Yaklaşık 100 metre giden otomobil benzin olmadığı için durur ve Gürsel o meşhur lafını burada eder:
“Garp kafasıyla otomobil yaptık şark kafasıyla içine benzin koymayı unuttuk.”
sözleriyle tarihe geçen ve gazeteler ise içine benzin konulması unutulan, yolda bozulan otomobil olarak anılan “Devrim” hem bir ilki hem de sonu yaşayacaktır…


4 adet üretilen DEVRİM Otomobillerinden sadece birisi günümüze ulaşmıştır. Türkiye Lokomotif ve Motor Sanayi A.Ş. TÜLOMSAŞ/Eskişehir bahçesinde, özel olarak yapılan camlı garajda muhafaza edilen DEVRİM Otomobili halen çalışır durumdadır.
Ne acı yerli otomobili hem yapacaksın hem içine binip süreceksin hemde üretimini iptal ettireceksin ve bunların hepsi sadece 150 gün bile süremeyen süre içinde olacak.

-Diğer Ford ile ortaklı yerli üretimimiz olan ve seri üretime geçen ANADOL var sırada.


Anadol oldukça başarılı sonuçlar elde etmişti. Öyle ki 30 yılı aşkın bir süre önce üretimi sonlandırılmış olmasına rağmen günümüzde hala ender de olsa yollarda Anadol model otomobiller görmek mümkün.
Yıl 1967'de tüm bürokratik zorluklara ve hantallıklara rağmen, fiyatı 30 bin lirayı geçmemesi ve 10 adet üretilmesi şartıyla izinler alınır. Ford şase ve motorlar dışındaki tüm malzemeler Türkiye’de üretilir. İsim için de 10 bin lira ödüllü bir yarışma açılır ve yurt içi-yurt dışı olmak üzere 86.318 adet başvuru yapılır. En sonunda da Anadol isminde karar kılınır. Markanın logosu olarak da Anadolu’nun sembol figürlerinden Hitit Geyiği kullanılır.
İlk üretim Anadol A1:


Şubat 1967’de üretilen ilk Anadol, 26.800 liradan satışa çıkarılır. Ayrıca kalorifer ve radyo taktırmak için 1.000’er lira ödemek gerekir. 1.2 litrelik motorla üretilen iki kapılı Anadol, ilk 1750, ikinci yıl ise 8000’e yakın üretim yapılır. A1 olarak da bilinen modelin ardından 1969 ve 1971 yıllarında makyajlı modeller de piyasaya sürülür. 1972 Akdeniz Oyunları için tasarlanan yeni Anadol A1 ise aynı zamanda MkII olarak da biliniyor.

Anadol A1’in en önemli başarılarından biri de Renç Koçibey ve Demir Bükey tarafından kullanılarak 1968 Trakya Rallisi’nde birinciliği elde etmesiydi. Ayrıca bir başka Türk yarış pilotu İskender Aruoba da 30 bin km’lik ve 8 ay süren Avrupa-Afrika-Asya Rallisi’ne Anadol A1’i ile katılmış ve yarışı tamamlamıştı.


1975 yılında bu modelin üretimine son verildiğinde 19.715 adet Anadol A1 satılmıştı bile.

Anadol Pikap ya da P2



1970 model Anadol’un tesadüf sonucu ortaya çıkan pick-up modeli, birden fazla isme sahip: Anadol Kamyonet, Anadol P2 ve Anadol Pikap. Otosan fabrikasındaki malzemelerin taşınması için üretilen model, mühendisler tarafından beğenilince bu şekilde piyasaya sürülmesine karar verilir. Bazı değişikliklerin ardından satılığa çıkarıldığı 1971 ile üretimine son verildiği 1991 yılları arasında ise toplamda 36.892 adet üretilerek markanın en çok üretilen modeli olmayı başarır.

Anadol A2



1971 yılında piyasaya sürülen Anadol A2, dünyanın fiberglas gövdeli ilk 4 kapılı sedan otomobili unvanına sahip. Güvenlik testine tutulan ilk Türk otomobili de olan A2, 35.668 adet satmayı başarır. Bu dönemde Anadol araba modellerine talep o kadar artar ki Anadolu’nun çeşitli şehirlerinde ön kayıt büroları kurulur ve insanlar satın almak için sıraya girer.

Spor Model Anadol STC-16



A4 olarak da bilinen Anadol STC-16, 1973-1975 yılları arasında üretilir. En sportif Anadol unvanına sahip modelde, 1.6 cc’lik Ford Mexico motoru kullanılır. Tasarımı ise Belçika Kraliyet Sanat Akademisi’nden mezun Eralp Noyan ve ekibi tarafından yapılır. Türkiye ve dünya rallilerine en çok katılan yerli otomobil unvanı da Anadol STC-16’ya ait.

Anadol A5



1974 yılında piyasaya sürülen Anadol A5, diğer adıyla Anadol SV-1600, dünyanın ilk fiberglas 5 kapılı station wagon otomobili olarak biliniyor. Üretiminin sonlandırıldığı 1982 yılına kadar toplam 6.499 adet Anadol SV-1600 üretilir.

Anadol A6 diğer adıyla ‘Böcek’



1975 yılında üretilen ve fütüristtik bir tasarıma sahip olan Anadol Böcek, 202 adet, 1977 yılına kadar da toplam 203 adet satar. Anadol A6’nın en büyük özelliği ise ihtiyaçlara göre farklı versiyonlarının tasarlanabilmesidir. TRT dış çekimleri için martı kanat versiyonu, askeri versiyonu, çekici versiyonu ve off-road versiyonu bulunan Anadol Böcek, hala en garip tasarımlı otomobiller arasında yer alıyor.

Anadol A8



1981-1984 yılları arasında üretilen Anadol A8-16, Volvo ve SAAB otomobillerden esinlenerek tasarlanır. 4 kapılı Anadol A8, toplamda 1.013 adet üretilirken ön tamponunun tasarımı nedeniyle Anadol Balta Burun olarak da anılır.

Anadol A9



Daha sonra Peugeot 405’e esin kaynağı olduğu kabul edilen Anadol A9, prototip olarak üretilmesine rağmen seri üretime hiçbir zaman geçmez. Daha sonra ortadan kaldırılan bu prototiple birlikte Türkiye’nin 1980’lerdeki karmaşık durumu, maliyetlerin artması, siyasi ve ekonomik belirsizlikler nedeniyle Anadol’un üretimi 1984 yılında sonlandırılmış olur.

Türkiye’nin yerli otomobil üretme girişimleri için bir milat olan ve toplamda 87 bin adet satılan Anadol, tüm zor şartlara ve imkanların eksikliklerine rağmen büyük bir başarı olarak kabul edilebilir.

Anadol’un üretime başladığı yıllarda Yeni Zelanda’da da İngilizler tarafından bir otomobil üretilmesi gündeme gelir. 1967 yılında geliştirilen Anziel Nova arabaların esin kaynağı ise Türk Anadol’dur. Her ne kadar Anziel Nova sadece prototip modellerle sınırlı kalsa da bu da Anadol’un başarısını ortaya koyması bakımından önemlidir.

-Sırada türkiyenin en son ürettiği ilk elektrikli otomobili olan TM 480 var


TM 480'in üreticisi olan Dr. Gürsel Güzel, "İç tasarım, dış tasarım, mekanik tasarım bütün şasisi kaportası ve motoru yerli. Motor sürücü, elektronik donanımlar bütün kontrol üniteleri ve yazılımlar bize ait" şeklinde açıklama yapmıştı.

Otomobilin yüzde 90'ının 'yerli ve milli' olduğu ifade edildi.

Elektrikli yerli otomobil TM 480'in menzilinin 400 kilometre olduğu belirtildi. 
100 kilometrede 10 liralık elektrik harcıyor.

Aracın motor gücü 150 kw, beygir gücü karşılığı ise 203 beygir.

Aracın fiyatı 200 bin TL olarak açıklandı.

En kısa zamanda seri üretime geçilmesi ümidiyle hoşçakalın...
Ar-themes Logo

KONULOJİ

LÜTFEN BİZİ SOSYAL MEDYADAN TAKİP ETMEYİ VE DEĞERLİ YORUMLARINIZI PAYLAŞMAYI UNUTMAYIN İYİ GÜNLER DİLERİM ^_^

33 yorum:

  1. A6 böcek çok iyiye benziyor :) yeni yapılacak yerli arabamızın isminin bir manası var mı acaba?... Selam ve Dua ile...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. A6 böcek aynı golf arabalarının ilk versiyonları gibi değil mi :) elektrikli arabamızın isminin manasını bulamadım sanırsam üretime başladıklarında daha detaylı bilgi verilecek. arabanın içi çok güzel ama kocaman bir tablet ekranı felan var benim hoşuma gitti

      Sil
  2. Anadol'u bu kadar detaylı bilmiyordum; sâyenizde öğrendim.

    Son elektrikli otomobilimizi de sizden duydum.

    Sahi devlet eliyle üretilecek yerli otomobilde son durum nedir? Eskiden 150 günde Devrim'i üretmişiz ama yıllardır muhabbeti dönmesine rağmen yeni yerli üretim arabamız yok meydanda.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. elektrikli aracımız için şuanda yasal evrak işleri yürüyormuş seri üretime geçmesi için araç çok güzel inşallah bir problem çıkmaz bende çok heyecanlıyım bu konuda yani ülke olarak bir şeyi istediğimizde her türlü yapabiliyoruz ama bence otomobil firmaları sürekli engel olduğunu düşünüyorum. Şuanda mercedes bmw audi ülkemizden daha fazla gelir elde edebilirken bu 3 alman firması ülkemizdeki çoğu olaya burunlarını sokuyorlardır kendi üretimleri düşmemesi adına bize engel olmak isterler. inşallah hükümet inatçı olur ve üretime en kısa zamanda başlanır

      Sil
  3. Anadol Pikap halen revaçta olması lazım,bazen arasıra denk geliyom bu modellere..🙂çok güzel bilgiler,emeğinize sağlık..✔😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. demi hurdacı arabaları hep bu model olurdu :D hatta 'ay lav yu' filminde ineğin yediği arabaydı tabi ineğin yiyebileceği bir malzemesi yok palavra bunlar :D

      Sil
  4. Anadol bizde de vardı anılarım tazelendi

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. para biriktiriyorum anadol almayı düşünüyorum anadolu halen sokaklarda görmek bana güç veriyor.

      Sil
  5. işte bir de zamanın da geliştirselermiş ayrıca son üretilen de kalitesini bilmiyorum ama fiyat çok fazla bu paralara zor satarlar teşekkürler yazınız güzel olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ilk ürünlerin pahalı olması normal olur da aynen 200 bin TL de çok para inşallah daha uygun olurda alırız

      Sil
    2. Yani yerli üretim olmasının bir avantajı olmalı

      Sil
  6. Ülkece kalkınmak ve daha ileriye adım atabilmek için yerli üretime çok daha önem vermemiz, üretmek için çaba sarf etmemiz gerekiyor. Yavaş yavaş da olsa bir şeylerin üretildiğini görmek güzel hissettirdi. İlk yerli ve milli elektrikli otomobilimiz hiç de fena görünmüyor :)
    Güzel bir yazıydı , emeğinize sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aynen elektrikli arabamız çok güzel iç tasarımı felan ben bayıldım yorumunuz için teşekkür ederim

      Sil
  7. Eskiden ne güzel üretim varmış.Şimdi yerli üretimin olmayışı çok üzücü..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. eskiden daha güçsüz bir ülkeydik üretim yapıyorduk şimdi daha güçlüyüz ama üretim çok çok az bu insanı biraz düşündürüyor değil mi

      Sil
  8. Devrim arabasının hikayesi çok eğlenceli ve Cemal Gürsel'in o sözü de meşhur. Yanlış hatırlamıyorsam Devrim arabası hakkında film de yapılmıştı. Renkli bir paylaşım olmuş. Teşekkürler. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. 'devrim arabaları' adlı film çok güzeldi İmdb puanı bile 8.6 çok başarılı bir yapım. yorumları aktif ettim hemen cevap vermişsiniz teşekkür ederim :)

      Sil
  9. Merhabalar blogunuzu ziyarete geldim:) Devrim arabalarınin filmini izlemiştim oldukça güzeldii. Hoş bir paylaşım olmuş emeğinize sağlık. Teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. hoş geldiniz :) yorumunuz için çok teşekkür ederim devrim arabaları filmi candır :)

      Sil
  10. merhaba, genel olarak bloglara üye olmuyorum artık ama sizin bloğunuz da çok hoşmuş iyiki yazmışsınız benim gönderime o yorumu. Bu konuda da yorumum keşke 1961 deki iştirakler devam etseydi de bugün bu kadar ithal otomobillere yahut yabancı sermayeye kazandırmasaydık. Fakat 200.000 TL bence epey para bu arabayı alt ve orta sınıfın beklediği bir araba bence üst sınıf segmente hitap eden bir araba üretsekte bizim burnu büyükler pek binmezler ya neyse....

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok katılıyorum 200 bin çok para ama şimdilik ilk üretim olduğu için pahalı olmuş olabilir inşallah ileride daha ucuz ve daha iyileri olur yorumunuz için teşekkür ederim hoş geldiniz :)

      Sil
  11. Umarım daha çok üreten bir ülke oluruz. Bunları duymak güzel... Emeğinize sağlık:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. insan gerçekten geleceğe ümitli bakıyor böyle haberler aldıkça

      Sil
  12. Her alanda ekonominin yerli üretime destek ve teşviklerini arttırması lazım ve yerli üretim her ülkenin olmazsa olmazı bence..
    TM 480 de baya güzel diğerlerinin bazılarını Anadolu da hala görebiliyoruz.. Nostalji oldu bu paylaşım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. aslında bu paylaşımı türkiye olarak neler yapabiliyorduk bunu hatırlatmak için yazdım. Bizler kendimize güvenirsek eskiden bir çok şey yapabiliyorsak şimdide çok güzel şeyler yapabiliriz mesajı yolladım. Bu yazıyı okuyanlar da mesajı ilk alanlardan :)

      Sil
  13. Blogunuz çok güzel bende sizi takibe aldım. Otomobil sektörü pek ilgimi çektiği söylenemez ama yerli üretimin desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum yayınlarınızı ilgiyle takip edeceğim inşallah..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. çok teşekkür ederim desteğinizden dolayı sağolun :)

      Sil
  14. Benzini unutuldu denilip tüm emek ve birikime yüz çevirmek :(

    Böcek çok bi dikkat çekmiyor mu :)

    Elektrikli araç sahiden hoş..devamı ve çok daha iyileri ile bu sektörde ülkem başarısını ilan eder umarım.

    Oldukça kapsamlı bir yayın hazırlamışsınız...emeklerinize sağlık

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. benzin için üretimi sonlandırmak sanki bahane aramışlar gibi yada zorlamış birileri bitirin bu projeyi diye belkide.
      böcek aynen çok değişik hangi amaçla ürettiler acaba belkide atvlerin araba versiyonudur.
      elektrikli aracımızdan çok ümidim var.
      beğendiğiniz için teşekkür ederim

      Sil
  15. Güzel bir nostalji yaşadım sayenizde, güzel bir çalışma olmuş. Teşekkürler...

    YanıtlaSil
  16. Anadol değil de devrim arabaları tasarımları çok iyimiş modernize edilerek günümüze kadar gelebilirdi. Teşekkürler bilgi için.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bence o dönemde araba üreten firmalar ülkemizde araba üretilmesini istemediğinden bir şekilde engel oldular o kadar üretilipte geri üretimi durdurulmasının açıklamasını başka türlü yapamıyorum

      Sil